Biyografiler

Sürrealizm Akımının Öncüsü Salvador Dali Kimdir?

(Doğum: 11 Mayıs 1904/Figueras-Ölüm: 23 Ocak 1989/Figueras)

İspanyol Sürrealist Ressam

Salvador Dali’nin Hayatı

Salvador Dali 11 Mayıs 1904’te, İspanya’da, Barcelona yakınlarında, Figueras‘ta dünyaya gelmiştir. İlk olarak Marist Brothers Okulu’na (1914-1918) ve bu okulun yanında, Figueras’taki Belediye Çizim Okulu’na başladı. Daha sonra Madrid’teki San Fernando Güzel Sanatlar Akademisi’ne (1922-1926) gitti. Akademide Luis Bunuel ve Frederico Garcia Lorca ile arkadaş oldu. Bu yıllarda Dali’nin sanatsal görüşü, 19. yy. İspanyol ressamları, İngiliz Raphaelitleri ve büyük barok ustaları olan Vélazquez ile Vermeer‘den etkilenmiştir.

Salvador Dali, 1928 yılında, sanatını şekillendirip, ona yön verecek sürrealist Fransız ressamlarla tanıştı. Bunlar Max Ernst, Yves Tanguy ve André Bréton‘dı. Dali en çok Sigmund Freud‘un kitaplarından, İtalyan metafizik ressamı Giorgio de Chirico‘nun şiirsel-felsefe görüşünden ve Kübizm akımından etkilendi.

Bilinçaltındaki olayları gerçeklikle birleştirerek fantastik resimlere imza atıyordu. Titizlikle seçtiği imgeleri, benzersiz bir perspektife oturtup, donuk renkler kullanıyor ve böylelikle bilinçaltının serbest bırakarak resimlerine yansıtıyordu. Dali bu tarzını “paranoyak-eleştirel yöntem” olarak tanımlıyordu. Dali’nin bu yöntemi onu, 1929 yılından 1937’ye kadar dünyanın bilinen en iyi sürrealist sanatçısı yaptı.

Dali ilk sergilerini 1929 yılında Paris‘te, 1933 yılında New York‘ta açtı. Bu sergileriyle birlikte halk, onun bilinçaltıyla tanışma fırsatı elde etti. Bilinçaltından beslenen eserlerinde Dali, cinsel kaygılara, medeniyetin yıkımına, savaş korkusuna, şiddete yer verdi. Dali’nin sürrealist tarzı halkı büyülemişti. 1931 yılında tamamladığı çok sakin bir manzara içinde, eriyen saatlere yer verdiği “Belleğin Azmi” eseri, onun eserlerinin en ünlüsü oldu. İspanyol yönetmen Luis Buñuel ile iki tane Sürrealistik film yaptı: Bir Endülüs Köpeği (1929) ve Altın Çağ (1930). Bazı eleştirmenler onun edebi ve sinematik eserlerinin modern kültüre daha çok katkısı olduğunu düşünür. 1930’ların sonuna doğru, Rönesans ressamı Raphael‘den etkilenerek, akademik bir resim tarzına geçti. İspanya iç savaşında monarşiyi desteklemesi, faşizmin yükseliş dönemindeki siyasi görüşleri sebebiyle Sürrealist ressamlardan tepki çekti ve bu gruptan çıkarıldı.

Belleğin Azmi 1931

1940-1955 yılları arasında Amerika Birleşik Devletleri’nde yaşadı. Burada dehasını sergilediği gösteriler düzenledi. Mağaza ve mücevher tasarımları, tiyatro gösterileriyle uğraştı. 1950’lerden 1970’e kadar Dali, eserlerinde erotik konulara, çocukluk anılarına, karısı Gala’ya yer vermesine rağmen bir çok eserinde de dini temaları kullandı. Bu döneme “Nükleer Tasavvuf” adını verdi. Dali  kitaplarından en ilgi çekeni 1942 yılında yazdığı otobiyografisi, “Salvador Dali’nin Gizli Yaşamı” oldu.

1955 yılında eşi Gala ile birlikte İspanya’ya döndü. 1960’dan 1974’e kadar, Figueras’ta Dali Tiyatro Müzesi’ni yaratmaya kendini adadı.Müze 1974 yılında resmen açıldı. Müzenin mimarisi Dali’nin yapıtlarından birine dayanıyordu. Dünyanın en büyük sürrealist eseri ilan edildi.

Salvador Dali’nin Ölümü

Salvador Dali 1980 yılında parkinson hastalığına yakalanması sonucu resim yapmayı bırakmak zorunda kaldı. Artık bir boya fırçası tutamayacak, kendini en iyi bildiği şekilde ifade edemeyecekti. 1982 yılında eşi ve hayat arkadaşı Gala Dali‘nin ölümü onu derinden etkiledi. Hastalığı ve eşi Gala’nın ölümü onu depresyona sürükledi. Pubol şehrinde bir şatoya taşındı.

Eşi Gala ile birlikte

1984 yılında çıkan bir yangında ciddi bir şekilde yaralanarak tekerlekli sandalyeye mahkum oldu. Bu olay sonrası Figueras’a geri dönerek tiyatro müzesine yerleşmiştir. Sürrealizm akımının babası Dali,23 Ocak 1989’da, doğduğu şehir olan Figueras’ta, kalp yetmezliği sebebiyle ölmüştür.

Salvador Dali Sözleri

“6 yaşındayken bir aşçı olmak istiyordum. 7 yaşındayken Napolyon. Hırsım o gün bugündür istikrarlı bir şekilde artmaya devam ediyor.”

“Uyuşturucu kullanmıyorum. Uyuşturucunun ta kendisiyim.”

“Tuhaf değilim. Sadece normal değilim.”

“Hiçbir şeyi taklit etmek istemeyenler, hiçbir şey üretemez.”

“İnsanlar esrarengizliği sever, işte bu yüzden benim resimlerimi seviyorlar.”

“Sürrealizm yıkıcıdır, ama yalnızca vizyonumuza sınırlar koyan prangaları yok eder.”

“Toplumun şaka mı yapıyorum yoksa ciddi miyim gerçeğini bilmesine gerek yok, tıpkı benim de bilmeme gerek olmadığı gibi.”

“Bir deliyle benim aramdaki tek fark, benim deli olmadığımdır.

“İçinde hırs bulundurmayan bir zeka kanatları olmayan bir kuştur.”

“Mükemmellikten korkmayın, zaten asla elde edemeyeceksiniz.”

Melike Cezayiroğlu

Hacettepe Üniversitesi'nde Pazarlama Yüksek Lisans eğitimini tamamladıktan sonra Sosyal Medya Pazarlama Uzmanı olarak bir ajansta görev almıştır. 2020 yılından itibaren Webional ve Seotional içerik sitelerinde Dijital İçerik Yöneticisi olarak görev almaktadır.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Başa dön tuşu